Vesayet Nedir? Vasi Atanması Ve Vesayet Davası

Vesayet, bazı reşit bireylerin veya velayet altında olmayan küçüklerin kişisel ve maddi menfaatlerini korumak için Medeni Kanun ile düzenlenmiş bir hukuk kurumudur. Vesayet altına alınma durumu bazen kanuni bir zorunluluktan gerçekleşir, bazense bireyin kendisi mahkemeden kısıtlanmasını talep eder.

Vesayeti Gerektiren Haller Nelerdir?

Medeni Kanun’a Göre Vesayet Gerektiren Durumlar:
Kısıtlanma
Küçük yaş
Hapis cezası alınması
Kişinin kendi isteğiyle talep etmiş olması.
Yaş Küçüklüğü Nedeniyle Vesayet: Eğer velâyet altında değilse 18 yaşından küçük her çocuk vesayet altına alınır.

Kısıtlanma Nedeniyle Vesayet

I. Akıl zayıflığı ya da hastalığı nedeniyle olan vesayet (TMK md. 405)1
Akıl zayıflığı ya da hastalığı nedeniyle işlerini yapamayan veya bakımı için sürekli başkalarına ihtiyacı olan, yardım gereken ya da başkalarının güvenliğini tehlikeye atan her ergin kısıtlanır.
II. Savurganlık, madde bağımlılığı, iyi olmayan hayat tarzı, kötü yönetim (TMK md. 406)2
Savurganlığı, madde bağımlılığı, iyi olmayan hayat tarzı veya mal varlığını kötü yönetmesi nedeniyle kendisini veya ailesini yoksulluğa düşürme tehlikesine neden olan ve bu yüzden sürekli korunmaya ve bakıma muhtaç olan veya diğer insanların güvenliğini tehdit eden her ergin kısıtlanır.

Hürriyeti Bağlayıcı Hapis Cezası Nedeniyle Vesayet

Bir yıl ya da biraz daha uzun süreli özgürlüğü bağlayıcı cezaya mahkûm olan her reşit birey kısıtlanır.
Cezayı uygulamakla görevli makam, böyle bir hükümlünün cezasını çektiğini, kendisine vasi atamak üzere hemen görevli vesayet makamına söylemekle görevlidir.

Kişinin Kendi İsteği Üzerine Vesayet Altına Alınması

Deneyimsizliği, yaşlı olması, sakat olması ya da ağır hastalığı nedeniyle işlerini gerektiği gibi kontrol edemediğini ispat eden her ergin kısıtlanmasını talep edebilir.

Vesayet Altına Alma Usulü Nasıldır?

I. İlgili kişinin dinlenilmesi ve bilir kişi raporu
Kişi dinlenilmeden savurganlığı, madde bağımlılığı, iyi olmayan hayat tarzı, kötü yönetimi ya da isteği nedeniyle kısıtlanamaz.

Akıl zayıflığı veya hastalığı nedeniyle kısıtlamaya sadece resmî sağlık kurulu raporu üzerine karar sağlanır. Hâkim, kararını vermeden önce, kurul raporunu göz önünde bulundurarak kısıtlanması istenilen kişiyi dinler veya dinlemez.

II. İlân
Kısıtlama kararının kesinliği sağlanınca, hemen kısıtlı kişinin ikametgâh yeri ile nüfusa kayıtlı olduğu yerde ilân olunur.
Kısıtlama, iyi niyetli üçüncü kişilere ilândan önce etki etmez.
Ayırt etme yetisine sahip olmamanın sonuçlarına bağlı hükümler saklıdır.

Vesayet Davasına Bakmaya Yetkili ve Görevli Mahkeme

Vesayet davasıyla yetkili mahkeme, küçüğün veya kısıtlı kişinin yerleşim yerindeki mahkemedir.
Görevli mahkeme, Sulh Hukuk Mahkemesi olarak belirlenmiştir.

Vesayet Altındaki Kişinin İkametgahını Değiştirmesi

Vesayet makamının izni var olmadığı sürece vesayet altındaki kişi ikametgahını değiştiremez. İkametgahın değişmesi durumunda yetki, yeni vesayet dairelerine geçer. Bu durumda kısıtlama yeni ikametgahında ilân olunur.

Özellikle belirtmek gerekir ki; cezaevinde olan hükümlü bireyin ikametgâh adresi cezaevidir. Vesayet davasında görevli mahkemenin belirlenmesinde, hükümlü kişinin mahkumiyetten önceki son adresine dikkat edilir. Cezaevinde olan hükümlü kişinin mahkumiyet halinden önceki son adresi, mahkeme kararıyla bile sonradan değiştirilemez.

Vesayet Organları ve Vesayet Makamı

“Vesayet organları, vesayet daireleri ile vasi ve kayyımlardır.” (TMK md. 396)
Kamu vesayeti, vesayet makamı ve denetim makamından bir araya gelen vesayet daireleri tarafından yürütülür. “Vesayet makamı, sulh hukuk mahkemesi, denetim makamı, asliye hukuk mahkemesidir.” (TMK md. 397)

Vesayet Makamına Şikayet ve İtiraz

Ayırt etme gücüne sahip, vesayet altındaki kişi ve her ilgili kişi, vasinin eylemlerine ve işlemlerine karşın vesayet makamına şikâyette bulunabilir.
Vesayet makamının verdiği kararlara karşı tebliğ gününden itibaren on gün içinde denetim makamına itiraz edilebilir.

Vesayet Makamından İzin Alınması Gereken Durumlar

Aşağıdaki durumlarda Sulh Hukuk Mahkemesinin izni gereklidir:

  • Taşınmazların alımı, satımı ve bütün bunlar üstünde başka bir hak kurulması,
  • Olağan işletme ve yönetim ihtiyaçları dışında olan taşınır ya da diğer hakların ve değerlerin satımı, alımı, devri ve rehnedilmesi.
  • Mevcut yönetim sınırlarını aşan yapı işi,
  • Ödünç alma ve verme durumu,
  • Kambiyo taahhüdünün altına girme,
  • Bir yıl ya da biraz daha uzun süreli ürün ve üç yıl ya da daha uzun zamanlı taşınmaz kirası sözleşmeleri yapılması durumu,
  • Vesayet altındaki kişinin bir sanatla uğraşması veya bir meslekle uğraşması,
  • Acele durumlar zamanında vasinin geçici tedbirler alma yetkisi saklı kalmak üzere, sulh olma, dava açma, konkordato ve tahkim yapılma durumu,
  • Mal rejiminin sözleşmeleri, mirasın bölüştürülmesi ve miras pay hakkının devri sözleşmelerinin yapılması,
  • Borç ödemeden aciz bildirmesi,
  • Vesayet altındaki kişinin hakkında yaşam sigortası yapılması,
  • Çıraklık sözleşmesinin yapılması,
  • Vesayet altındaki bireyin bakım, eğitim ya da sağlık kurumuna yerleşmesi,
  • Vesayet altındaki kişinin ikametgah yerinin ve adresinin değişmesi.

Bu konuda başka sorularınız varsa lütfen bu linki kullanarak danışma hizmeti satın alın: https://devrimbozkurt.av.tr/urun/1-saat-danisma/

Yasal Uyarı: Bu makale genel bilgilendirme amaçlı olup, hukuki tavsiye olarak değerlendirilmemelidir.

Unutmayın, hukuki konularda doğru bilgi almak ve haklarınızı korumak için bir avukata danışmak en doğru yöntemdir.

  1. Madde 405- Akıl hastalığı veya akıl zayıflığı sebebiyle işlerini göremeyen veya korunması ve
    bakımı için kendisine sürekli yardım gereken ya da başkalarının güvenliğini tehlikeye sokan her ergin
    kısıtlanır. ↩︎
  2. Madde 406- Savurganlığı, alkol veya uyuşturucu madde bağımlılığı, kötü yaşama tarzı
    veya malvarlığını kötü yönetmesi sebebiyle kendisini veya ailesini darlık veya yoksulluğa
    düşürme tehlikesine yol açan ve bu yüzden devamlı korunmaya ve bakıma muhtaç olan ya da
    başkalarının güvenliğini tehdit eden her ergin kısıtlanır. ↩︎


Yazar: Avukat Devrim Bozkurt
Avukat Devrim Bozkurt 1998 yılında İstanbul Üniversitesi Hukuk Fakültesinden mezun oldu. 2000 yılından bu yana İstanbul Barosuna 23961 sicil numarası ile kayıtlı serbest avukat olarak çalışmaktadır. Avukatlık mesleğine kendisine ait DB Hukuk Bürosunda gerçek ve tüzel kişilere yasal danışmanlık ve dava takibi gibi hukuk hizmetleri vererek devam etmektedir.