Evliliğin İptali Davası

Evliliğin iptali davası, Medeni Kanun ile düzenlenmiştir. 4721 sayılı Medeni Kanun’un 145-160. Maddeleri arasındadır. Evlilik iptali ile boşanma arasında farklar bulunur ve aynı değillerdir. Aradaki asıl fark: Evlilik iptali davasında evliliğin evlilik sözleşmesine uygun yapılmadığı dolayısıyla evliliğin iptal olması gerektiği savunulur. Boşanma davasında ise geçerliliği olan evliliğin karşı tarafın kusurlu bulunması ile sonlandırılması gerektiği iddia edilmektedir.

Evliliğin İptali İle Boşanma Arasındaki Farklar

Evlilik iptali ve boşanma aile hukukuna girmektedir. Evliliğin iptali hukuki olarak geçersiz yapılan ya da sonradan geçersiz hale getirilen evliliğin mahkeme kararı ile iptal edilmesidir. Fakat boşanma ise hukuken geçerliliği olan evliliğin tarafların ortak iradeleri sonucunda evliliğin mahkeme kararı ile sonlandırılmasıdır.

Medeni Kanun’da Evliliğin Son Bulması

Medeni Kanun’da evliliğin son bulması için belirli usuller gerekmektedir. Bu usuller; boşanma davasının açılması, eşlerden birinin ölmesi, evliliğin geçersizlik sebebiyle iptal edilmesi, ölüm tehlisesi içerisinde kaybolmuş ya da kendisinden uzun süreden beri haber alınamamış eş hakkındaki gaiplik kararıdır.

Evlilik İptali Davası Nasıl Açılır?

Evlilik iptali davasının açılmasını isteyen kişiler için bu sürecin doğru yürütülmesi büyük önem arz etmektedir. Gerek mutlak gerekse de bispi butlan nedeni ile açılacak olan davada hukuki sürecin yanlış yürütülmesi davanın redine neden olabileceği gibi davacı için de maddi ve manevi yönden hak kayıplarına yol açabilecektir. Evliliğin iptali davasının açılması için kişilerin bu konuyu taşıyan bir dilekçe ile ikamet ettikleri yerdeki Aile Mahkemesine dava açmaları gerekmektedir. Burada da dava açılırken öne sürülecek olan nedenin varlığı ile bu nedenin dava sürecinde ispatı evliliğin iptal edilmesi açısından da en belirleyici unsur olmaktadır.

Evliliğin İptali Davası Nerede Açılır?

Evliliğin İptali için belirli şartların yerine getirilmesi gerekmektedir. Evliliğin iptali davası Aile Mahkemesinde görülmektedir. Yetkili mahkeme ise eşlerden herhangi birinin yerleşim yeri ya da davadan önce son defa altı aydan itibaren birlikte oturmuş oldukları yer mahkemesi olmaktadır. Yasal olarak yapılan evlilikler yasal olarak adlandırılabilmekte ve iptal edilebilmektedir. Davanın açılması için yeterli gerekçelerin sunulması ve yasalara uygun olarak belirtilmesi şarttır. Geçerli sebep sunulmadığı takdirde de evlilik iptali gerçekleştirilmeyecektir.

Evliliğin Geçersiz Olması Sebebiyle İptal Davasının Şartları

Evlilik gerçekleştirilirken resmi memur önünde yapılmaktadır. Ancak geçersizlik sebebi varsa evliliğin iptali için dava açılabilmektedir. Evliliğin geçersizliği sebebiyle iptalde mutlak ve nispi butlan olarak adlandırılan iki temel neden ileri sürülebilmektedir. Mutlak butlanla evliliğin geçersiz olmasında;

Eşlerden birinin evlenmenin gerçekleştirildiği esnada evli bulunması,
Eşlerden birinin evlenme sırasında sürekli sebep ile ayırt etme güçlerinden yoksun bırakılması,
Eşlerden birinin evliliğe engel olacak akıl hastalığının ve
Evlenmeye engel akrabalığın bulunmasıdır.

Evliliğin Nispi Butlan İle Geçersiz Olması

Evliliğin geçersizliğinde nispi butlan da mutlak butlan gibi farklı nedenlere bağlıdır. Bu nedenler;
Ayırt etme gücünden geçici yoksunluk,
Hata – yanılma,
Aldatma – hile,
Korkutma – ikrah olmaktadır. Bu nedenler Türk Medeni Kanunu’nun 148 ile 151. Maddeleri arasında düzenlenmiştir. Mutlak butlan ise Türk Medeni Kanunu’nun 145. Maddesinde düzenlenmiştir.

Aldatma Sebebi İle Evlilik İptali

Kişinin onuru ve namusu ile ilgili yanlış bilgiler vererek başkasını evliliğe ikna etmesi de evlilik iptali sebebi olarak Medeni Kanun’da düzenlenmiştir. Aynı zamanda kişinin, müstakbel eşi ya da doğacak çocukları için tehlike arz eden önemli hastalığını bildiği halde bunu gizleyerek evlenmesi durumunda da aldatma kaynaklı evlilik iptali gerekçesi olmaktadır.

Yanılma Nedeniyle Evliliğin İptal Edilmesi

Evlilik iptalinin sebepleri arasındaki en muğlak düzenlenen sebep de evlenen kişilerin evlenme konusunda ya da evlendiği kişinin özellikleri konusunda yanılgıya düşmesi olmaktadır. Yanılmanın türü, önemi ve boyutu yanılma iddiasının doğruluğu ile samimiyeti de bu sebep ile açılmış olan evlilik iptali davasında dikkate alınacak unsurlardandır.

Evliliğin İptal Davasını Kimler Açabilir?

Evliliğin geçersiz olması dolayısıyla açılan iptal davası, mutlak butlandan kaynaklı olması durumunda cumhuriyet savcısı, ilgililer ile eşler; nispi butlanın olması durumunda da sadece eşler ya da bazı durumlarda da yasal temsilciler tarafından açılabilmektedir. Taraflar avukat aracılığı ile de iptal davası açabilmektedirler.

Evliliğin İptali Davası Açma Süresi

Medeni Kanun’a göre mutlak sebeplerin olması durumunda evliliğin iptali davası için öngörülen herhangi bir hak düşürücü süre bulunmamaktadır. Evliliğin her aşamasında iptal davasının açılması mümkün olmaktadır. Cumhuriyet savcısı, eşler ve de ilgililer evlilik ilişkisinin devam ettiği süre içerisinde davayı açabilmektedirler. Türk Medeni Kanunu’nun 147/1. maddesine göre de bazı durumlarda evlilik bitmişse de ilgililer tarafından yine de mutlak butlan davası açılabilmektedir.

Medeni Kanun’da nispi butlan nedenlerinden ötürü dava açılabilmesi için öngörülen hak düşürücü süre 6 ay ve 5 yıllık sürelerdir. Bunlara göre nispi butlan nedenlerine dayanarak açılacak olan iptal davası, iptal sebebinin öğrenildiği ya da korkunun etkisinin ortadan kalkmış olduğu tarihten itibaren altı ay ve en geç de evliliğin üzerinden beş yıl geçmesi ile düşmektedir.

Korkutma Sonucunda Gerçekleştirilmiş Evliliğin İptal Edilmesi

Kişilerin ya da yakınlarının sağlığına, hayatına veya onuru ile şerefine yönelik tehlikenin varlığı ile tehdidin olması ve korkutulması sonucunda kişinin evlenmesi de iptal sebebi olmaktadır. Evliliğin iptali konusu aile hukuku alanındadır ve mutlaka aile ve boşanma avukatı tarafından takip edilmesi gerekmektedir.



Yazar: Avukat Devrim Bozkurt
Avukat Devrim Bozkurt 1998 yılında İstanbul Üniversitesi Hukuk Fakültesinden mezun oldu. 2000 yılından bu yana İstanbul Barosuna 23961 sicil numarası ile kayıtlı serbest avukat olarak çalışmaktadır. Avukatlık mesleğine kendisine ait DB Hukuk Bürosunda gerçek ve tüzel kişilere yasal danışmanlık ve dava takibi gibi hukuk hizmetleri vererek devam etmektedir.